Zümrüt İmamoğlu ve Barış Soybilgen
Küresel kriz sonrasında oldukça yavaş toparlanan Avrupa ekonomisinde kimi ülkeler durgunluktan çıkarken kimileri halen büyümekte zorlanmaya devam ediyor. Ancak 2014 yılında Avrupa’da büyüme beklentilerinin tekrar yükselmiş olması, Türkiye’nin de ihracat açısından iştahını kabartıyor. 2014 yılı küresel koşulların dayattığı yüksek faiz ortamı ve finansal kırılganlığı önleyici tedbirler nedeniyle Türkiye için iç talebin baskılanacağı bir yıl olacak. Büyümenin hedeflenen yüzde 4’e yaklaşmasının yolu ihracattan geçiyor. Acaba bu yıl Avrupa’da beklenen canlanma Türkiye’de ihracatı ve büyümeyi ne kadar etkileyecek? Bu notta önce kriz sonrasında ihracatta görülen toparlanmayı özetliyor, sonra Avrupa büyümesi ile Türkiye ihracatı arasındaki ilişkiyi inceleyerek 2014 yılı için tahminler oluşturuyoruz.
Kriz sonrası hızla toparlanan Avrupa Birliği’ne (AB) ihracat, 2011 sonunda Avrupa’da borç krizinin derinleşmesiyle sekteye uğradı. 2013 yılında özellikle otomotiv sektöründeki artışlarla ihracat yeniden canlanırken, Türkiye’nin AB’de pazar payı da krizden bu yana en yüksek seviyeyi gördü. Avrupa’ya ihracatta lokomotif sektörler olan giyim, tekstil ve otomotiv dışındaki sektörlerde ihracat artışı kriz sonrasında hızlandı ve lokomotif sektörlerin önüne geçti.
Bulgularımız Avrupa’da büyüme ve Türkiye’nin ihracatı arasında güçlü bir ilişki olduğunu, Türkiye’nin AB’ye ihracatının bu bölgedeki büyümeyi bir çeyrek kadar öncüllediğini ortaya koyuyor. Gerek Betam hesaplamaları gerekse ekonomi yazınındaki çalışmalar Avrupa’da büyümedeki yüzde 1’lik her artışın, Türkiye’nin bölgeye olan ihracatını yaklaşık yüzde 5 oranında artırdığını gösteriyor. Bu sene Avrupa’da tahmin edilen yüzde 1,6’lık büyüme tahmini gerçekleşirse, bunun ihracat kanalından büyümeye katkısının yaklaşık yarım yüzde puan olacağını hesaplıyoruz. Bu durumda yıl sonu büyümesinin uluslararası kurumların tahminlerinin aksine yüzde 3’ü aşacağını tahmin ediyoruz.
doc. ArastirmaNotu166
pdf. ArastirmaNotu166